Bursa’da depremin en fazla tehdit ettiği ilçe!..

Son yıllarda siyasilerin ağzından dökülen bazı tabirler dillere pelesenk oldu.
Bunların önde geleni ise ‘beka meselesi’.
*
“Güneyden İsrail mi saldırır, yoksa batıdaki adalardan Yunanlar mı?”
İnanın bu senaryolardan çok daha büyük bir tehdit var ortada.
Hem…
Bu mert düşman arada kapımızı da çalıyor.
*
Sorarım size…
Vurdu mu; on binlerce canımıza, yüz milyarlarca liramıza mal olan depremden daha somut bir beka meselesi var mı ülkemizde şu anda?
*
Malum,
Bölgemizde diri faylar kol geziyor.
Ülkenin üretim gücünün kol kola Marmara’da sıralandığı düşünüldüğünde;
Allah korusun, 7 üstü bir deprem sadece Bursa’yı, İzmit’i ve İstanbul’u değil; ülkemizi de göçük altında bırakır!
*
Bursa’da, 2 Mart ve 12 Nisan 1855’de yaşanan küçük kıyametlerin üzerinden bir hayli zaman geçti.
Her büyük depremin yüzyılda bir tekrar ettiği biliniyor.
Yani…
Yeni kıyamet kapımızda!
*
Deprem ve Bursa kelimeleri yan yana geldiğinde -merkez ilçelerin dışında- tüm akıl Gemlik’e yönleniyor.
Nedeni;
Körfeze uzanan faya ismini vermesinden çok; ilçeyle alakalı kaygıların uzun süredir gündeme getirilmesi.
*
Ancak…
Dün yapılan sunumun ardından Bursa’da depremin namlusunun ucundaki ilk ilçenin Mudanya olduğunu gördük.
*
Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, yanına konuyla ilgili akademik oda başkanlarını da alıp; mevcuttaki acı tabloyu uzun uzun anlattı.
*
Şöyle ki;
İlçe merkezi; doğusu ve batısında bulunan diri fay hatlarının arasında sıkışmış durumda.
Boşluk olan yerin de kırılması an meselesi!
*
Altıntaş’tan, Yat Limanı’na kadar uzanan hatta tek tek incelenen yapılardan çıkan sonuç şöyle:
İlçenin 85 bin nüfusunu barındıran 11 mahallesindeki binaların yüzde 60’ı büyük bir depreme dayanamaz.
*
Dahası;
Ulaşım eksikliği ve Mudanya’nın deniz ile tepelere paralel uzanan dar yapılaşması, olası depremde yardımların sağlıklı gelmesine de engel olacak.
*
Ben konuyu size özet geçtim.
Ama…
Bu vahim tabloyu daha önce bu kadar ayrıntılı bir şekilde kimseden dinlememiştik.
*
Faylar izlendi, yapıların vahim tablosu gözler önüne serildi ve herkesin bilip de ötelediği çözüm kısmına gelindi…
Başkan Dalgıç’ın tek bir çare ağzından döküldü:
“Binaların yenilenmesi!”
*
İşte bu noktada da kitabın ortasından konuşan Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal sözü aldı.
“Sağlam binada oturmak ekonomik bir meseledir” diye oldukça rasyonel bir cümle kurdu.
Bunun aksini kim söyleyebilir ki…
*
Emekli kasabası Mudanya’da vatandaşlar ay sonunu zor getirirken, “Hadi evlerinizi yıkın, yenisini yapın” tavsiyesi verirsen, gülerler adama!
Bu noktada atılması gereken öncelikli adım; ilçede dönüşümü tetikleyecek, vatandaşın sırtından bu yükü alacak rantsal kaynaklar oluşturmak.
*
Bakın!
Mudanya’da 1999 Depremi öncesinde yapılan büyük sitelerin altında bir hazine yatıyor:
Myrleia Antik Kenti
Hani şu bir kısmının üzerine -tüm tepkilere rağmen- alışveriş merkezi yapılan tarihi değer!
*
Şayet cesur bir karar alınır da bu bölge yapılardan temizlenip turizme kazandırılırsa;
İnanın bana…
Buradan doğacak sinerji, çok kısa bir sürede tüm ilçede kalkınma ve refahı sağlar.
Haliyle;
Dönüşümün önündeki en büyük engel olan bütçe meselesine de kısa sürede kaynak oluşturulur.
*
Tepelerdeki mozaiklerinden, denizdeki kayıp limanına doğru salınan Myrleia Antik Kenti göz alabildiğince büyük bir tarihi şehrin adıdır.
Potansiyeliyle ilgili aklında soru işareti olanlara şöyle bir bilgi vereyim:
Dünyanın dört bir yanından yılda 2 milyon turist çeken Efes’in geçmişi M.Ö. 3. Yüzyıl’a dayanırken, Myrleia Antik Kenti’nin tarihi ise M.Ö. 8. Yüzyıl’a kadar uzanıyor.
*
Tabi bu noktada baş belası sadece alışveriş merkezi ve ayakta zor duran eski siteler değil.
İki de yan yana dizilmiş kablo fabrikası mevcut.
*
Yıllardır ilçenin suyunu, havasını kirleten bu fabrikalar kâh Almanların, kâh İtalyanların, kâh da Japon ve ABD’lilerin elinde 24 saat vardiya usulü etrafa zehir saçıyor.
Bir de…
Kimliğindeki ilk adı “turizm” olan Marmara’nın İncisi’ne gelenleri kötü ev sahibi gibi asık suratlı bacalarıyla karşılıyor.
*
Deprem tehdidi kapımıza dayandı.
Dönüşüm kaçınılmaz ise; bunu sağlarken bir taşla iki kuş niye vurulmasın?
Ez cümle…
Tarihin üstüne çöken yükler temizlenirse;
İşte o zaman Myrleia da kurtulur, Mudanya’da…